Giriş | Kayıt

  Ziyaretçi:22 Üye: 0 Toplam:22    Aktif Uye: 693     Son Üye  Hggf

 


Yazıçam Sohbet

Sadece Üye Girişi Yapmış Olanlar Sohbet Edebilir. Lütfen Giriş Yapın ? Üye Olun.

Tosya Hakkında
KENT REHBERİ

İLÇEMİZ HAKKINDA

Karşıyaka Mahallesi
KARŞIYAKA HAKKINDA

Kimler Bağlı
Üye Adı
Şifre

Üye Kayıt

Son Eklenen Videolar

TOSYA Karşıyaka Mahallesi tanıtım


RAHMETLİ HACI OSMAN ÖZİPEK


RAHMETLİ BABAM ÖMER KARAÇAM ANISINA



google Ads
Yılın Haberi
TOSYA SEYAHAT A AİT OTOBÜS KAZA YAPTI

Tüm Haberler

Forums populer

 Karşıyaka mahallesi Nasıl Kalkınır
 Karşıyaka mahallesi yeni muhtarini ariyor
 Tosya'da eğitim
 40 HADİS
 Kıssa
 Çanakkale Geçilmez!!!
 Karşıyaka mahallesi GENÇLİĞİ DİYORKİ

Forum Sayfası



SİYASET VE TOSYA    
RECEP ÇAKMAK   
Siyaseti literatürler ; “topluma ve insanlığa hizmet için kullanılması gereken bir yönetim sanatıdır, yönetme sanatıdır” diye tarif eder. Bir farklı anlatımla siyaset; çaresizlik değil; karşılaşılan her sorun karşısında çözüm üretme yeteneğidir ve sanatıdır da diye de tarif edilebilir. Bu tanımlara bakarak hiç şüphesiz çevremizdeki siyaset yapan siyasetçilerin böyle olmasını beklemek en doğal hakkımızdır.


Peki her siyasetçi karşılaştığı her sorun karşısında çözüm üretme yeteneğine sahip midir? Sahipse bile canla başla çalışıp, çözüm üretir mi? Veya çözüm üretmeye kalkışsa daha harekete geçmeden türlü engellemelerle mi karşılaşır? Üretkenliği ve başarısı olmadığı halde, sadece “başarılı olanların fotoğraf karelerinde durarak” veya ilkesiz, tutarsız bir siyaset anlayışı benimseyerek, daldan dala zıplayarak, siyasi yelpazesini geniş tutarak, “nereye takılırsam orada kalayım” mantığı ile siyasi ömrünü uzatmaya mı çalışır? Kısacası siyaseti bir meslek haline getirip buradan mı nemalanmak ister?

Artık günümüzde siyaset adına yapılanlar konusunda eleştirmemiz gereken konuların başında, siyaseti bir meslek haline getiren anlayışın geldiğinde hem fikiriz. Siyaseti sürekli yapılması gereken bir meslek olarak anlayan bu yaklaşım; temelde toplumun yarınlarını hazırlamaya çalışmaktan çok, kendi geleceğini planlama anlayışını öngörmektedir. Bu anlayış; ülkeyi de, toplumu da ileriye götürmek bir yana, geriye sürüklemek sonucunu doğurur. Bu anlayış bizi “sürekli olarak konuşma” gibi bir sonuca doğru götürür, böylece üretim ve planlama bizler için hayal olur.

İlkeli, erdemli siyaset ve siyasetçi muhakkak bütün toplumların hayalini besleyen siyasetçi tipidir. Böyle siyasiler hiç şüphesiz ki, uygarlıkların ve kültürlerin çöküşünü, demokrasinin yozlaşmasını ve halkın demokrasiden umudunu kesmesini engeller. Hatta tutarlı ve omurgalı bir siyasetçi toplum yararı için gerektiğinde siyasi kariyerini kurban edebilmelidir.


Öncelik her zaman adına siyaset yapılan insanın ve insana ait olan değerlerin olmalıdır. Her şeyden önce siyaset yapmak için ortaya çıkanlar, seçildikten sonra ve için seçildiklerini unutmamalı, parti teşkilatları ile olan ilişkilerinden dolayı oylarını aldığı, size hizmet edeceğim diye oy istediği halkı hatırından hiç mi hiç çıkarmamalıdır. Yoksa ilçe başkanı şöyle yapıyor, teşkilat böyle yapıyor, ben ne tek başıma ne yapabilirim ki gibi laflarına kimse inanmaz ve gün gelir bu millet bedelini mutlaka ödetir. Tosya yerel yönetimler tarihine kısa bir dönem için bakarsak bunu çok net olarak görürüz.


Günümüz siyaset anlayışında başarılı insanların öne çıkmasından daha ziyade, maalesef köşe başlarını tutanların sözleri geçmektedir. Hiçbir politikacının temsil ettiği halka, beceriksizliğinin, tembelliğinin, vurdum duymazlığının faturasını ödetme gibi bir lüksü yoktur. Arzulanan bilgiye ulaşmanın bu kadar kolay olduğu bir çağda aydınlanma ile birlikte siyaseti ve siyasetçileri analiz konusunda kabiliyet kazanmış insanları yani oy aldıkları halkı aldatma cihetine gidenlerin, artık kendilerini aldatacaklarını sanıyorum yaşayarak göreceğiz.


Yusuf Has Hacip Kutadgu Bilig’de der ki; “Allah (cc) insanı yarattı, seçerek yükseltti; ona erdem, bilgi, akıl, anlayış verdi; gönül verdi, dil verdi, güzellikler bağışladı. Bilgi sayesinde insan bugününe yükseldi, anlayışla güçlükleri yendi. Allah kime akıl ve bilgi verirse o, sayısız iyiliğe el atar. Bu iki özellik seçkin kulları daha da yüksek yapar.” Bilge insan Yusuf Has Hacip “eğer akıl ve bilgi değer bulmazsa, üretim ve kalite ön plana çıkmazsa toplumda dengeler bozulur, kokuşmuşluk başlar, bunun cezasını da çocuklarımız çeker” diyor bilgece. Ve yine o bilge insan, “Çok konuşmak gevezelik, hiç konuşmamak dilsizliktir. Sen öz söyle, öz söz insanın değerini arttırır” demektedir.


Bu sözü niye gündeme getirdim. Siyasette çözümler üretemeyenler, esasında siyaseti ve siyasetin değerlerini tüketenler ne kadar çok konuşuyorsa, bilenlerin ve üretenlerin de düşüncelerini o kadar çok dile getirmek gibi bir zorunluluğu vardır. Yoksa siyasetçilerimiz, seçilmişlerimiz ne söylemişlerse doğrudur mantığı bizi hiçbir yere götürmez. En güzeli bizim derdimizle dertleneceğini ümit ettiğimiz siyasetçileri iş başına getirmektir. Memlekete hiçbir katkısı olmayan, marifetleri laf üretmekten ibaret olanları unutmamak gerekir.


Artık Tosya siyasetinde görmekten adeta insana kınâ gelen sözüm ona siyasetçilerimizi bir kez daha değerlendirmeye tabi tutma mecburiyetimizin olduğunu, seçim zamanları ortaya çıkan, hal hatır sormayı seçimler yaklaştığında aklına getiren, selam vermek için seçim zamanlarını bekleyen, diğer zamanlarda selam vermemek için türlü şaklabanlıklara başvuranlarla, halkın içinden gelenleri ayırt etmek gerektiğini dün olduğu gibi bu gün de düşünenlerden ve inananlardanım.


Bizim oylarımızla elde ettikleri makamların havasını atanlar, sonra da yan gelip yatanlar, halka hizmet edeceklerine, laf üreterek yutturduk sananları bu millet asla unutmayacak, zamanı geldiğinde de faturasını KDV siyle beraber mutlaka kesecektir. KDV oranının miktarını, yüzdesini de “terazi”de tarttıktan sonra belirleyecektir. İnşallah sandık başına, bizim terazimizin başına gitmeden, daha sonradan “keşke” demeden bu günden başlayarak siyaseten beyin jimnastiği yapalım biraz hep birlikte. Hoşçakalın.






  
RECEP ÇAKMAK
[email protected]




Bu köşe yazısı 1340 defa okundu. Toplam 717 kelime

Sadece kayitli kullanicilar yorum yazabilir!