memleket özlemi
Sevgili Tosya'lı hemşerilerim, her şeyden önce  memleket hasretini yüreğinde en derinden hisseden bir kardeşiniz olarak hepinizi saygı ve sevgiyle selamlarım...
 Bundan 15 yıllar önce  çalışma,iş imkansızlığı dolayısı ile çıktığım gurbet yolculuğumda Tosya'mıza duyduğum özlemimi her sene kısa sürelide olsa, memleketime gelerek gidermeye çalışıyorum. Yinede memleketime olan özlemimi her fırsatta dile getirmekten de geri kalmıyorum.

  Bir çok yakın akrabalarım ve arkadaşlarım da bana, gurbette memleket özlemi çektiklerini her fırsatta dile getirip duruyorlar. Kimi insanlar köyünü, yada yaylalarını,  kimileri yaşadığı evi, mahallesini ve komşularını anlatıyor, kimileride yıllarca uğramadıkları tanıdıkları insanların ne durumda olduklarını merak ediyorlar. Mazi dolu yıllarını ta çocukluğundan başlayarak ”Ne güzel günlerdi o günler” diyerek başlıyorlar anlatmaya. Ama her zaman güzel haberlerde gelmiyor tabi ki. Belki, yıllar sonra bir dostunun vefat haberini alıyor  birilerinden. Gözlerinin önüne geliyor onunla yaşadığı her bir an, ama çaresiz gerçeği kabulleniyor, yüreğine gömüyor ağıdını birkaç damla göz yaşı ile beraber.

  Herkesin bir anısı vardır Tosya üzerine. Her karşılaştıkları memleketlisine hemen bir kaçını anlatıveriyordur heyecan dolu soluklarla. Demek ki memleket hasreti hiç dinmiyor hemşerilerimin yüreğinde.  Tosya özlemi dinmiyor, dindiremiyor anıları bile.

  Kimilerinin belki de en büyük özlemidir Tosya dağlarında, bir tahta oluktan avucunu dayayarak kana kana su içmek.  Kim bilir kaçımızın vasiyetidir beklide memleketinde gömülmek…

  Sılayı unutmak elbette mümkün değil ama birlik ve beraberlik içinde kol kola yürürsek, memleketimizin kokusunu inanın tam yanımızda hissedeceğiz. Yaşam bütün sürprizleri ile devam ederken, son anlara bırakmadan işi,  gelin her sene buluşalım kaynaşalım Tosya'mızda. İşte bu kaynaşma adına memleketimizde her sene çeşitli etkinlikler düzenlenir. Örneğin pirinç festivali şenliklerimiz vardır bildiğiniz gibi. Davetiyeye gerek yoktur, herkes davetlidir kısaca.  insanların sevgi ve hasretle kucaklaştığı. Oyunların oynanıp halayların çekildiği,ata sporu güreşlerin yapıldığı… Birde bizi bizden alıp ta götüren, davulla zurnadan dökülen seslerin en çok yakıştığı, namelerinde hasret ve kardeşliğin anlatıldığı, ağırlama halayımızı kim bilmez ki? Kekik kokusu ile bezenmiş et yemeklerinin yapıldığı, kazanlar dolusu pilavların pişirilerek dağıtıldığı. Kısaca, hani dedik ya yediden yetmişe herkesin davetiyesiz davet edildiği şenliklerimiz.

  Çok uzaklarda olup ta bazı imkansızlıklardan dolayı gelemeyen hemşerilerimizde vardır mutlaka . Ama sakın ola üzülmesinler, bizler her zaman burada olacağız. Sizlerin duygu ve düşüncelerinize kalem olmaya çalışacağız. Memleket özlemimizi hep birlikte bu satırlarda bularak yaşayacağız. Sizler bu  satırları okurken her birinizin yüzündeki tebessümü bizlerde buradan hissedeceğiz.

geldiğiniz yer eğer size hep geçmişi özleten, memleketinizi aratan bir yerse ve ne yediğinizden birşey anlıyor ne de birşey yemek istiyorsanız ve mecbursanız buna;memlekete gideceğiniz günü takvimlerden günde bir kaç defa bakıyorsanız,hayatınızın geri kalan kısmını orada geçirmeye mecbursanız, aslında gelmeyi pek de istemediğiniz duygulara sebebiyet veren duygudur memleket özlemi...annenizin çorbasından, gezdiğiniz sokaklara kadar heryer gözlerinizi kapatınca geliverir aklınıza, aslında hiç çıkmaz da; insan yaşamaya mecbur olduğu yeri sevmeye çalışıyor ister istemez her ne kadar zor da olsa her ne kadar imkansız da olsa...
doğduğunuz, büyüdüğünüz yerlerin havasını, suyunu arar olursunuz. insanlarının sesi, gelip gelip gider kulaklarınıza. kuru toprağına, taşına kurban olasınız gelir. memleketinizden uzakta uyandığınız her gün birazdaha kararmaya başlar. geçen her günle birlikte sizde geçersiniz. dalınızdan, hergün bir yaprak daha bırakırsınız istemeden. yüreğinizdeki o hasret ateşi küle çevir sizi her geçen günle birlikte. anka kuşu misali o küllerden yeniden doğmayı, toprağınızda gözlerinizi açmayı hayal ederek koyarsınız başınızı yastığa..

 Kim bilir, bakarsınız iyice körükleriz de içinizdeki yanan memleket ateşini, yıllar sonra bile olsa, bir fırsat bulurda çıkıp geliverirsiniz çam ağaçlarıyla taçlanmış evinize. Bir tas suyunuzu içerek
 
 
Sağlıcakla kalınız,selam olsun tüm dost şehri TOSYA'mıza.


Yazar: RIZA USTA
Tarih:


Bu Köşe Yazısının yer aldığı yer: Tosya l KARSIYAKA Mahallesi MUHARLIGI l
http://www.yazicam.com

Bu Köşe Yazısı için adres:
http://www.yazicam.com/modules.php?name=Kose_Yazilari&op=viewarticle&artid=23